Bunlara da bak !
Yükleniyor...
18 Ekim 2013 Cuma

Info Post
ZİYA PAŞA (1829-1880)
Devlet adamı ve Tanzimat edebiyatı 1. dönem şairidir.

Doğu kültürüyle yetişmiş, sonradan batıya yönelmiştir.

Düşünceleriyle yenilikçidir; şiirlerini Divan şiiri üslubuyla gazel ve kasideler yazmıştır.

Sanat anlayışı yönünden eskiye bağlıdır.

1865'te Meşrutiyet yanlısı Jön Türk Cemiyeti’ne (Yeni Osmanlılar) girmiştir.

Namık Kemal ile birlikte Londra’da Hürriyet gazetesini yayımlamıştır.

“Şiir ve İnşa” makalesinde Halk şiirinin bizim gerçek şiirimiz olduğunu, yazı dilimizin halkın konuşma dilini temel almasını savunmuştur.

 Sade dil savunmuş, fakat Arapça ve Farsça sözcük ve tamlamalarla yüklü bir dil kullanılmıştır. Bu onun içinde bulunduğu bir ikilemdir. Hem eskiyi eleştirmekte hem de geleneği sürdürmektedir. “Harabat” adlı Divan şiiri antolojisinde, “Şiir ve İnşa” makalesindeki düşüncelerinin tam tersini söyler.

 Terci-i Bent ve Terkib-i Bentleriyle ünlüdür.

Atasözü haline gelmiş veciz sözleri de vardır.

Eserleri:

Eş’ar –i Ziya: şiir kitabı; Divan şiiri tarzındaki şiirleri (gazel, kaside ve şarkılar); bu eser şairin ölümünden sonra yayınlanmıştır. Bu kitabı daha sonra Süleyman Nazif “Külliyat-ı Ziya Paşa” adı altında yayımladı.

Defter-i Âmal: anı; Jean Jacque Rousseau’nun “İtiraflar” adlı eserinden etkilenerek yazmıştır; batılı anlamda anı türünün ilk örneklerindendir; yazarın çocukluk anılarını anlattığı bir eserdir; yarım kalmış bir eserdir.

Rüya: Nesir olarak yazılmıştır. (röportaj); edebiyatımızda mülakat türündeki ilk eserdir; karşılıklı konuşmalar biçiminde yazılmıştır; yazar eserinde çocukluk anılarını anlatmıştır; ayrıca yine bu eserinde Sadrazam Ali Paşa’yı eleştirmiş, onun kötü bir yönetimden dolayı görevden alınması gerektiğini savunmuştur.

Harabat: antoloji; Türk edebiyatının ilk antoloji eseridir; Türk, Arap ve Fars edebiyatından seçme şiirlerin yer aldığı bir divan şiiri antolojisidir; ayrıca yazar bu eserin başına bir önsöz koyarak “Şiir ve İnşa” makalesindeki düşüncesini değiştirerek gerçek edebiyatın Divan edebiyatı olduğunu savunmuştur. Daha önce “Şiir ve İnşa”da Divan şiirinin bizim şiirimiz olmadığını, asıl şiirimizin halk şiiri olduğunu söyleyen şair, eski şiir geleneğini sürdürmüş, Harabat’ta âşık şiirini eleştirmiştir.

Harabat Mukaddimesi: Harabat’ın önsözü olan bu makale, bizde ilk edebiyat tarihi taslağı sayılır. Ziya Paşa’nın burada verdiği hükümlerin yanlış ve eksik tarafları, bilgi hataları ilk önce Namık Kemal’in hücumlarına uğramıştır. Bu nedenle de Namık Kemâl’in “Tahrib-i Harâbât” ve “Takip” adlı eserlerindeki ağır eleştirilere hedef olmuştur.

Şiir ve İnşa: makale; yazar bu eserinde, Halk şiirinin bizim gerçek şiirimiz olduğunu söylemiş ve Divan şiirini eleştirmiştir.

Terkib-i Bent, Terci-i Bent: Bugün dahi dillerden düşmeyen beyitleri vardır.

Zafername: eleştiri; nazım-nesir karışımı bir eserdir; şair bu eserinde, dönemin sadrazamı olan Ali Paşa’yı eleştirmek için yazmıştır; mizahi yönleri bulunan bu eser “kaside, tahmis, şerh” olmak üzere üç bölümden oluşur; önemli bir hiciv örneğidir…

Emile: düzyazı; Jean Jacque Rousseau’dan Türkçeye çok güzel bir dille çevirdiği bir eserdir.

Engizisyon Tarihi: tarih; çeviri bir eserdir.

Endülüs Tarihi: Viardot’dan yapılan bu çeviriyi Ethem Paşa’nın kaldığı yerden Ziya Paşa tamamlamıştır. Kitap, ölümünden sonra 1882 yılında basılmıştır.

Verâset Mektupları: iki mektup, Fuat Paşa’yı yermek amacıyla yazılmıştır.

Muhbir ve Hürriyet’te yayımlanan pek çok makalesi bulunmaktadır.

0 yorum:

Yorum Gönder